Deburgh Serisini çok seviyorum her macerayı okumak bana ayrı keyif veriyor desem yalan olmaz..
Fakat serinin 6.kitabına ben adapte olamadım sanırım başlarda okurken biraz durağan gibi geldi bana..Bu macera Reynold DeBugh'a aitti..Sayfalar geçtikçe de ejderhalar filan pek sarmadı beni nedense..Serinin en beğendiğim kitapları Dunstan, Goeffrey ve Robin'in hikayeleri idi..Yine de Kara Şövalye DeBurgh'u okurken kitap tam da tahmin ettiğim gibi çıktı..Ailenin kara koyunu..Kendine göre olan kusurunu bence fazla gözünde büyütmesi onu mutsuz ediyordu ..Babasının biraz geç kalan evlliği nedeni ile kendi yoluna gitmek istemesi normaldi bence..
O yüzden Hacı olmaya karar verir ve tam güzergah belirlemeden de yola çıkar.Yanında da Peregrine isimli ünlü L'Estrange kız kardeşlerin evlatlığı da vardı...Derken Yolları Sabina Sexton isimli güzel bir genç kadın ile kesişmesi ile hayatı değişmeye başlar..Genç kadının yardıma çok ihtiyacı vardır..Zira topraklarında ejderha ile savaşmaktadır.Bu ejderha insanlarına büyük zarar vermiş köyü terk etmelerine sebep olmuştur.Fakat olayların içinde başka büyük oyunlar dönmektedir genç kadın neredeyse çaresiz kalmıştır..
Reynold yardım edip hemen gideceğini düşünürken işler tahmin ettiğinden uzun sürer ve Sabina ile aralarında yakınlaşma başlar..Fakat iki tarafta birbirini karşısındakine layık görmez ...İşler gittikçe dahada ilginçleşmeye başlar...İşin içine bir de hazine girer..
Sanırım yazar serinin sonlarına gelirken biraz şevkini kaybetmiş gibi geldi bana.... fakat bence serinin vasat kitaplarından idi..Bundan önceki kitabı daha çok beğenmiştim...Kurgu güzeldi fakat biraz durgundu bana göre..DeBurgh ailesinin en mutsuz bireyi olması nedeni ile bana öyle gelmiş olabilir..Okuyacak arkadaşlara keyifli okumalar dilerim...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder