27 Aralık 2015 Pazar

Kara Zeybek-Demet Altınyeleklioğlu



Orijinal Adı: Kara Zeybek
Yazar: Demet Altınyeleklioğlu
Yayınevi: Artemis Yayınevi
Puanım :5/5

Kurtuluş Savaşı Tarihimizi yansıtan güzel bir romandı. Bazı kahramanların hikayesi yarım kalmış gibi idi. Devamı gelecek mi? Bilemiyorum. Ders verici  bu ara moda olan Osmanlı Furyasından apayrı güzellikte bir roman idi. Günümüze çok anlamlı manidar mesajlar veriyordu tabii ki anlayana..Bu romanı bir Türk okuru mutlaka okumalı. Gönül yazarın Türk Cumhuriyet tarihi ile ilgili kitaplar yazmasını tarihi mekanlarda muhteşem aşklar ile taçlandırmaya devam etmesini çok arzu ediyor..

Zira çok okuyucunun severek okuduğu historical türünün en büyük özgün Türk yazarı Demet Altınyeleklioğlu'dur bana göre. İngiliz,İskoç,Amerikan tarihine göre kurgulanmış ve muhteşem aşklar ile taçlandırılmış bu türün en iyi temsilcilerinden bence. Çünkü bizim tarihimizden yazıyor ve yazmalı da. 
Çok güzel bir kurgusu da olsa başka kültürlere ve tarihlere ait bir roman yazmak güzel olsa da biraz absürt kaçıyor bence..
Roman hakkında çok fazla detaya kaçmayacağım..
Hikayemiz de Enver ve Eleni aşkı var..İmkansız  bir aşk.. Tam da İzmir'in işgali ile biraz da imkansızlaşan tutkulu bir aşk hikayesi onların ki..
Fidan ve Mehmet aşkı da..Tam da Selanik işgalin de başlayıp İzmir'in işgali ile devam eden dünyayının tüm dengelerini sarsan olaylar,savaşlar,savaş ile birbirinden,ailesinden,sevgililerinden kopan aşıklar..
Dönemin şartlarından dolayı savaştan savaşa savrulan insanlar..Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşü ile parçalanan bir devletten yeni bir devlet kurulmasının kültürel,siyasi,ekonomik etkileri...

Hepimiz bu roman da bizden bir şeyler bulacak ondan eminim..
Zira günümüze de mesajları var ister istemez.Zira tarih tekerrürden ibarettir sözünü kazıyor roman...
Bir de canım Ata'm var kitap da..O sahneler ah o sahneler...Ağlayarak okudum adeta içtim Mustafa Kemal Atatürk'ün sahnelerini...
Kısaca bence tarihi konuları seven her okurun kütüphanesinde bulunması gereken bir kitap..
Tavsiyemdir..

Hata ettin,diye azarladı kendini. Ne işin var buralarda?
Ölüm her yerde var be. İlle öleceksen İzmir'de yapaydın bunu. Yok memleketi savunacaksan, düşmanla savaşacaksan,orada da yapabilirdin bunu, Korunması gerekenleri koruyamayan adam, bu memleketi nasıl korur len? Bunu düşündün mü?
Düşünmemişti.

O da yazamıyordu ama aklı fikri Eleni'deydi. Aklından yazıyordu ona.
Eleni'm bir tanem. Hasret'inle yanıyorum.

Bu sevdanın sonu yok.Enver yaşıyor mu, öldü mü bilmiyorum.Kocamı da.Bu evin erkekleri , senin askerlerinle savaşmaya gitti Yunan kızı. Siz gayri duşmansınız , sevdalı değil. Çık git Enver'in hayatından.Kendini de kurtar, onu da. Gerçekten Enver'i seviyorsan....



20 Aralık 2015 Pazar

Cazibenin Efendisi-Kinley McGregor


Orijinal Adı :Claiming the Highlander
Edisyon Adı : Cazibenin Efendisi
Yazar: Kinley McGregor(Sherrilyn Kenyon)
Çeviri: Nil Bosna
Yayınevi : Epsilon Yayınları 
Goodreads Puanı: 5/4,13
Puanım : 5/5


Sonunda güzel bir roman iyi bir yazar okudum...
Hayal kırıklığına uğramadım..Su gibi aktı gitti. Belki çok fazla derinliği olmayan bir romandı ancak Kinley McGregor'un farkını çok açık bir şekilde hissediyorsunuz.. 


Teşekkürler Epsilon sonunda yazarın ikinci kitabı ile bizi buluşturduğun için..Umarım yazara bir 2,5 Yıl daha ara vermezsiniz.. 


Okuyacağınız kitap da eğer derinlik arıyorsanız,  bu kitap muhtemelen sizin için değil. Ancak  hızlı, eğlenceli bir kitap okumak istiyorsanız karamsar halinizi ve kafanızı dağıtmak arzusunda iseniz  bu kitap sizin için ideal bir seçim olacaktır..
Ayrıca çocukluk aşkı romanları da hoşunuza gidiyorsa bu kitabı kaçırmamanızı önerebilirim...


Zira kitabın kahramanları birbirlerini doğdukları andan itibaren tanıyorlar..Beraber büyüdüler,oyun oynadılar. Birbirlerini kolladılar..İlk kalp kırıklığını Maggie İngen Blar onunla Braden MacAllister ile yaşadı..

Maggie karakteri sağlam ayakları üstünde durabilen güçlü sımsıcacık bir genç kadın..Yaşadığı kalp kırıklığından sonra hiçbir erkeği sevemez içi almaz onlardan etkilenmez..


Braden MacAllister ise kadınların gözdesi deyim yerinde ise tam bir gönül çelen gibi kadınların yataklarında dolaşan bir yakışıklı adam görüntüsü  içinde idi.O yüzden bu adamı romanın başlarında çok da sevemedim..Ancak sayfalar ilerledikçe bunun sadece bir görüntü olduğunu anladım..
Bu tam da her şeyin herkesin hikayesinin olduğunu anlatır bir durum idi..Braden'in gerçekte ne kadar duyarlı iyi kalpli olduğunu çapkınlık hovardalık maskesi ile bunu  saklıyordu..


Her zaman doğru zaman doğru insan düsturunu anlatır bir kitap idi.
Çapkınlık macerasından kaçarak memleketine dönen Braden klanının kadınlarının Maggie'nin liderliğinde erkeklere kazan kaldırdığını görür.. Bu isyanın sebebi haklı olduğu kadar da erkekleri çileden çıkarmıştır...
Olayların büyümesi Klan halkı erkeklerinin Braden'in ağabeyi Lochlan'ı rehin alması ile iş çığırından çıkar..
Karşı Klanın lideri  ile görüşerek bu savaşı durdurabileceğini düşünen Maggie'yi Braden yalnız bırakmak istemez...
Üvey ağabeyi Sin  ile birlikte üçü ola çıkarlar...
Bu yolculukta da yakınlaşmaları kaçınılmazdır...


Romanı okurken bir an aklıma Müjde AR'ın Şalvar Davası filmi geldi.. Bazı sahneleri çok komik idi.. 
Bazı sahneleri duygusal ve tutku dolu idi.
Romanın ilerleyen sayfalarında ise Braden'in üvey ağabeyi Sin MacAllister'in macerasını daha çok merak eder oldum.
 Bu adam bana çok gizemli geldi ve hikayesini okumak istedim. Yayınevi bize bir güzellik yaparak bir an önce yayınlamasını ümit etmek istiyorum...
Historical roman seviyorsanız..İskoç ve orta çağ temaları okumaktan hoşlanıyorsanız bu kitap tam da size göre...




 .MacAllisters
1. Master of Desire (2001) Arzunun Efendisi 
 2. Claiming the Highlander (2002) Cazibenin Efendisi 
 3. Born in Sin (2003)
4. Taming the Scotsman (2003) Brotherhood of the Sword
5. A Dark Champion (2004)
6. Return of the Warrior (2005)
7. The Warrior (2007) ".




15 Aralık 2015 Salı

Destan Talihlileri








Özge Erkin - Destan kitabına yaptığımız etkinliğin, çekiliş kazananları!
Kendilerini tebrik ederiz kiki ifade simgesi

Son Sayfası "Hayat"
Okur-Yazar
İlle Kitap
Kitap AşkıM
Kitap Prensesi

12 Aralık 2015 Cumartesi

Destan-Özge Erkin +++(Kitap Yorum)

Orijinal Adı: Destan
Yazar: Özge Erkin
Yayınevi: Olimpos Yayınları
Çıkış Tarihi: 26.Kasım.2015
Sayfa Sayısı :440
Goodreads Puanı :5/4,25
Puanım :5/3


Yazarı ilk Masum Koza kitabı ile tanımış ve sevmiştim..O roman da tanıdığım Devran karakteri beni çok etkilemişti. Zira romanın kadın karakterine bir ağabey gibi sahiplenişi çok hoşuma gitmişti..Onun hikayesini başından geçenleri çok merak etmiştim.
Destan şiirsel anlatım ile can bulmuş bir hikaye..Biraz tema olarak ütopyaya kayıyor..Neden öyle söyledim...


Sebebi ne olursa olsun cinayetin hiçbir haklı sebebini göremiyorum..
Romandaki Destan karakterinin cinayet için çok sebebi olsa da insanları kendinden adeta geçerek katletmesini tüylerim ürpererek okudum. 
Bu tip sahneleri yeni yetişen gençlerin okurken nasıl etkilenebileceğini  bilemezsiniz. İki tarafı keskin bir bıçaktır. Bu tip konular işlenirken gençlerin özenmesini sağlayacak temalardan kaçınmakta yarar var olduğunu düşünüyorum...


Gelelim romanda ki aşka....
Romandaki aşk da kadın gözü ile değerlendirirsem...Efsun karakterinin cesaretine hayran kaldığımı söylemeliyim.. Ancak cesaretini gösterdiği yerler özellikle inat ile adama ilanı aşk etmesi gereksiz geldi.. Belki de benim eski kafalılığım yüzünden olabilir.



Kitabı okurken bu ikilemler ile okudum ne yalan söyleyeyim..Kurgu genel olarak bildik aşk,intikam,mafya üçgeninde kurgulanmış bir hikaye..Romanı farklı kılan ise yazarın şiirsel anlatımı. Sevdin mi? diye sorarsanız...Fena değildi güzeldi. Özellikle şiirler güzeldi.Alıntılar,anlatım...

Efsun
Ancak yazara Sveva Casati Modignani'nin Kan ve Onur kitabını okumasını önereceğim..Okumadı ise...
Zira mafya dünyasının insanlarını değişik bir pencereden görebilir. İtalyan'lar ile bu konuda birbirimize çok benzeşiyor olduğumuzu düşünüyorum..


Hikayedeki kahramanlara gelince ikisi de entelektüel çiftimizin ilk etkileşimi müzik oldu..

Kitabın giriş müziği ise Dvorak'ın New World'ü ile başladı..Sonra Korsakov'dan Şehrazat ve Tchaikovsky'den Romeo and Julliet..
Müzikler muhteşemdi tabii ki. Özellikle benim gibi klasik müzik hastasına ilaç gibi geldi romanı okurken...


Devran yıllarca babasının kendinden uzak olmasını kendisini istememesinden kaynaklandığını zannediyordu. Ancak bu durum onun işi ile ilgili olduğunu acı bir şekilde öğrenirken en değerli iki varlığını ve babasını  da kaybedecektir...
İşte bu kayıplar Destan'ın doğmasına neden olur..Yıllarca Devran-Destan ikileminde ruhu bölünür..


Yıllarca tecavüzcü,ahlaksız insanların cezasını kendi elleri ile vererek kanları ile adeta yıkanır...
Sonra karşısına kendisi küçük kalbi büyük bir kadın çıkar..
Efsun..
Bu kadın onu dengesini bozar.. Onu yakınında bile görmek istemezken uzaklaştırmaya da ister..Başaramaz sonra da kıyamaz...


İkisi de babalarından kalan işlerini sürdürmektedir..
Efsun babasının vasiyeti uğruna çok sevdiği doktorluğu bırakır...
Yıllarca bu işi sürdürür ancak çok yorulmuştur. . Bir tatil için kafasını dinlemek gittiği yerde Devran ile karşılaşır..Bu tatil de çeşitli entirikalar ile yardımcısı tarafından düzenlenmiştir..
Ona o an aşık olur..O aşkı da kaybetmemek için her şeyi  göze alır..Ölümü bile..
Ölesiye sever bu gölgeli adamı...

Devran'ın ona aşkına karşılık vermesi o kadar kolay değildir. Ruhundaki acı ile tanıştırır onu Destan olarak..Onu korkutarak kaçırtmak ister..
Ancak yine de vazgeçmez Efsun ondan..


Sevdiğim ve sevmediğim sahneleri olan bir romandı.. Sonradan sevdiği kadının elleri yıkandığı tövbe sahnesini anlamlı buldum...


Yazarın Racon Serisinin ilk kitabı olan Destan'ı aşk kitabı okumayı sevenler,vurdulu kırdılı biraz da arabesk tarzı sevenler,keyifle okuyabilirler..Değişik bir kitap okumak istiyorsanız. Bir deneyin derim..


Racon Serisi:
1. Destan
2.Kılıç
3.Kutsal






10 Aralık 2015 Perşembe

Destan + Özge Erkin +++(ALINTILAR)



''Manzaran nasıl?''
Efsun olduğu yerde mıhlandı. Adam bir kere bile o tarafa dönmemişken izlendiğini nasıl fark ederdi ki?
''Aman Allah'ım! Rezil oldum,''dedi içindeki meraklı kediye. Ne söylemeliydi? Manzara güzeldi o kesin ama...


Efsun Yeşil gözlere odaklanmış ne söyleyeceğini bilemiyordu.Hepsini duymuştu işte.Onu öpmek istediğini söylemişti.Ne söylerse söylesin adamın duymuş olduklarını değiştirmeyecekti bu.
''Ben...''
''Efsun hanım, neyin peşindesiniz bilmiyorum. Beni tanımadan nasıl böyle bir fikre kapılmış olduğunuz da anlamış değilim.''


...

İlk aşkını, karısını istiyordu yanında.. Ona hayata nasıl devam edileceğini öğretirdi,biliyordu. Görüp göreceği en yapıcı insan idi karısı. Hep iyi tarafından bakardı, hep umudu olan,hep şükreden. Ama yoktu ya, bilemiyordu Devran şükretmesini de hayata umutla bağlanmayı da....


''Son gece'',dedi içinden Efsun,en son gece kollarında uyuyacaktı. Sonra yok olacaktı.
''Bu gece kollarında uyuyabilir miyim?'' diye sordu son kez cesurca Efsun. Devran acı içinde evet anlamında başını salladı.
İki Kalp ayrı kafeslere kapatıldı.
 Bundan sonrası hasret kokacaktı artık.


Hadi gel,
Nefessiz kalana kadar sevelim birbirimizi.
Kalbimizin yettiği kadar özleyelim
Kirpiklerimizin çektiği kadar akalım ellerimize.
Parmak uçlarımızdan okusunlar sevdamızı.
Kan olup oturalım birbirimizin gözlerine,
Adımıza ''Aşk'' desinler...
Dudaklarının ucunda son verdi şiire. Nefesleri karışırken birbirine,son cümle noktayı koydu geceye,


''Teninde parmak izim kalsın Efsun...benim ol bu gece...''


''Aşkın İki Rengi vardır: İlk önce bembeyaz olacaksın,parlayacaksın her daim. Ayna gibi birbirinizi yansıtacaksınız. Ruhunuza eş olacak her bir zerreniz. Sonra diğer renge bürüneceksiniz. Kan kırmızı olacaksınız. Aşkı kırmızı ile boyayacaksınız. Kanınız bile bir akacak. Kalbiniz bir atacak.
Aşkı iki renkle resmedeceksiniz.''

"Güneşe küs bir adamdım ben. Karalara mahkûmdu yüreğim. Soluduğum hava bila haramdı. Uykularda ziyandım. Takvime atılan bir çizikten ibarettim. Sonra kara kahve gözlü, küçücük bir kadın çıktı karşıma. Cesareti benden büyük... Kalbime talip oldu; inanmadım. Canımın özü sensin dedi; duymazdan geldim. Ömrüne dolmaya geldim dedi; gülüp geçtim. Ama gözlerini gözlerimden ayırdı gitti bir gün; ben öldüm. Kalbim durdu sanki... İnanmadığım, güldüğüm, kaçtığım ne varsa hepsiydim artık. Günüme güneş, geçene yıldız, günahıma sevap oldu..."


[OKUMA ETKİNLİĞİ] DESTAN - ÖZGE ERKİN( KİTAP TANITIMI)


*OKUMA ETKİNLİĞİ TAKVİMİ*

09.12 | Kitap Prensesi (Ön Okuma) | Okur - Yazar (Yorum)
10.12 | Son Sayfası "Hayat" (Yazar + Kitap tanıtımı) | İlle Kitap Blogu (Yorum)
11.12 | Kitap AşkıM (Alıntılar) | Kitap Prensesi (Yorum)
12.12 | Okur - Yazar (Cast&Müzik) | Son Sayfası "Hayat" [Yorum)
13.12 | İlle Kitap Blogu (Röportaj) | Kitap AşkıM (Yorum)

Tanıtım Yazısı

Bedeninin arafında sıkışıp kalmış, ruhu ikiye bölünmüş bir adam ve her iki yaralı ruha da şifa olacak bir kadın… Ben Devran, Kaleminden satırlara aşk damlayan. Dününü bir avuç külle sonsuzluğa uğurlayan. Kalbinin atışını hiçe sayan, canı yanan yarasında tuz basan, yitik Devran  Ben Destan, Devran’ın bittiği yerden başlayan. Kalemi kırıp eline silah alan. Yarınını bir karış toprağa koyan. Kalbini söküp atan, can yakan, yaraları kanatan, acımasız Destan…

AŞK KURŞUN GİBİ; HEDEFİ BELLİ, HIZI BELLİ, İZİ BELLİ. BİR KERE İZİNİ BIRAKTI MI ÖMRÜ BELLİ...


Destan  Serisi 

Racon Serisi #1 Destan
Racon Serisi #2 Kılıç
Racon Serisi #3 Kutsal

Yazarın Diğer Kitapları :


Masum Koza


a Rafflecopter giveaway

9 Aralık 2015 Çarşamba

Sonsuza Dek Kollarında-Kathleen E.Woodiwiss



Orijinal Adı :Forever in Your Embrace
Edisyon Adı : Sonsuza Dek Kollarında 
Yazar : Kathleen E.Woodiwiss
Yayınevi: Epsilon Yayınları
Çevirmen :Cemal Balcı
Goodreads Puanı: 5/3,84
Puanım : 5/4


Tanıtım


Uzun zamandır Katthleen E.Woodiwiss'in yeni kitabının çıkmasını hasret ile bekliyordum. Tabii ki yeni kitap çıkar çıkmaz hiç tereddüt etmeden kitabı kütüphaneme ekledim.

Yazarın yazım dilinin diğer yabancı yazarlara göre oldukça da ağır olduğunu da biliyordum. Roman işleyiş bakımından oldukça hareketli olarak başladı.Nedense ben hikayeye tam olarak giremedim. Biraz durağanlık hissetsem de zevk ile okusam da kitabın hikayenin tadını çok da çıkaramadım.
Yazarı şimdiye kadar Amerikan,İngiliz tarihi ile işlenmiş romanlarından çok daha değişik mekanda geçmesi bana oldukça ilgi çekici geldi.
Romanın geçtiği dönemin olaylarını çok fazla işlemese de heyecanlı, macera ,entrika,aşk ve tutku dolu bir hikaye idi.
Ülkesi İngiltere'den karısının soylu ve zengin aşığının ölümüne sebep olduğu için kaçmak zorunda kalan Albay Tyrone Rycroft zamanın Rusya'sına sığınarak dönemin Çar'ının hizmetine girerek onun en gözde askerlerinden biri haline gelmiştir.


Görevi gereği yaptığı yolculuklardan birinde Rus Kontes Synnovea'nın hayatını kurtarır. Synnovea hayatına girdikten sonra Tyrone adeta onun büyüsüne kapılır.
Genç kızın içine girdiği entrika yumağında onun kendisini kullandığını fark ettiğinde de ya onunla evlenecek ya da bir bilinmeze doğru sürüklenecektir.


Oldukça güzel ancak başlarda biraz durağanlığı olan bir hikaye idi.Piyasadaki çıkan kitaplardan daha değişik bir roman okumak istiyorsanız , historical,tarihi romanları seviyorsanız tavsiye edebilirim..



2 Aralık 2015 Çarşamba

Ölümsüz Aşk- Burcu B. Filiz



Orijinal Adı : Ölümsüz Aşk
Yazar : Burcu B.Filiz
Yayınevi : Aspendos Yayınevi
Puanım 5/3,5


Sonlara doğru hikaye şaha kalktı severek okudum.Aşk,polisiye,macera,gizem temalarında işlenmiş güzel bir roman idi.. Yazarımız fantastik konusunda zirve olacak kapasite de bence..Fantastiğe devam diyorum..Aksiyon ve duygusal sahneler de romanın bir sorunu yoktu.. Ancak bir bütün olarak düşünüldüğünde bir şeyler tam oturmamış gibi idi..Ancak yazarın Kalemi çok akıcı. Ufak tefek aksaklıklar olsa da kitabın kurgusu hikayenin detayları iğne oyası gibi işlemiş..

Özellikle duygusal sahnelerde romanı okurken çok büyük tat aldım.Adı tam da romanda okuduğum ölümsüz bir aşka yakışır romandı..

Başlarda hikayeye girmek zor oldu benim için. Bu durum belki de benim ruhsal durumum ile ilgili idi.Konusu oldukça iyi idi..Ancak bazı yerlerde bayan kelimesini kullanılması bana biraz itici geldi.. 
Nedense Karen tiplemesi çok daha hoşuma gitmişti. Melis sanırım psişik güçleri yüzünden duygusal travma içinde olarak gördüm..
Taparak sevdiği erkekten aniden ayrılmak zorunda kalması bunda etken olmuş olabilir tabii.
Zira tam evlenmek üzere iken sevdiği adan tarafından bir mail ile terk edilmek her kadının dengesini bozar..


İşte hikayemiz bu yaman ayrılığın dört yıl sonrasında başlıyor..
Melis psişik güçleri olan bir kadın..Bir bodyguard ve bir ajan..
Özellikle sıra dışı güçleri olan ajanlardan oluşan DOB'a yeni katılmıştı. 
İlk görevinde erkek kılığına girerek sahalara çıkar. 
Amirlerinden Taha ve Özer bey ile çalışmaya başlarken yolları Toprak ile yine kesişir..
Toprak ise Melis ile ayrıldıktan sonra  onu düşünmeyi kendine yasaklamıştır. 
Zira Toprak sanıldığı gibi Melis'i evlenmekten korktuğu veya başka bir kadın için terk etmemiştir..Onun bambaşka bir sebebi vardır..Bunu kimse bilememektedir..
Keyif verici bir romandı..Özellikle Fantastik ve aksiyon içeren  kitaplardan hoşlanıyorsanız. Bu kitabı da seveceksiniz.