BU ay çıkan Harlequinlerin Hangisini okudusam müthiş etkileyici hikayeleri var..Özellikle Classic Serisindeki hikayeler beni çok çok etkiledi..Bunda sanırım çiftleri derinden yararlayan uzun ayrılıkların olması idi..Öyle ki bu hikayeleri okurken bire bir yaşadım..
Yalanlar Yumağı Jacgeline Baird
Geçmişten süregelen bir hesaplaşmanın olduğu bir hikaye..Dost sandığınız bir kişinin yaptığı hainlik ile aşıkların 10 yıllık acı verici bir ayrılığa sebep olması..Müthiş bir hikayedi..
Romandaki masum genç bir kızın o gençlik duyguları ile aşık olması...Sevdiği adamı ihaneti..Tam on yıllık bir ayrılıktan sonra tekrar yolların umulmadık bir zamanda kesişmesi..
Çok severek okudum...
İki Ömür Robyn Donald
Kurgusu oldukça değişik bir romandı..Başından sonuna kadar severek okudum..Romandaki erkek kakraman olan Luke'a acayip sinir oldum..Romanın kadın kahramanı bence tam anlamı ile kullanılarak üç kağada getirilmişti..Gerçek hayatta böyle bir erkeğe kaç kadın aşık olur bilemiyorum ama..Şu bir gerçek ki işin içine çocuklar girdiğinde işin boyutunu değiştirebilecek bir romandı bu severek ve gerilerek okudum..Hikaye beni gerçek gibi etkiledi...Birebir yaşadım hikayeyi..
Tam onbir yıl sonra Perdita genç kızlığının geçtiği yere geri dönmüştü..Ama bu dönüş sadece memleketine olan özlem değildi elbette..Çok ünlü bir manken olmadan önce terkettiği memleketine üzücü bir şekilde bırakmam zorunda kaldığı ikiz kızlarını görmek için gidiyordu..Buna en çok karşı çıkan kişi çocuklarının babasıydı...Tavsiye ederim...
Yalanlar Yumağı Jacgeline Baird
Geçmişten süregelen bir hesaplaşmanın olduğu bir hikaye..Dost sandığınız bir kişinin yaptığı hainlik ile aşıkların 10 yıllık acı verici bir ayrılığa sebep olması..Müthiş bir hikayedi..
Romandaki masum genç bir kızın o gençlik duyguları ile aşık olması...Sevdiği adamı ihaneti..Tam on yıllık bir ayrılıktan sonra tekrar yolların umulmadık bir zamanda kesişmesi..
Çok severek okudum...
İki Ömür Robyn Donald
Kurgusu oldukça değişik bir romandı..Başından sonuna kadar severek okudum..Romandaki erkek kakraman olan Luke'a acayip sinir oldum..Romanın kadın kahramanı bence tam anlamı ile kullanılarak üç kağada getirilmişti..Gerçek hayatta böyle bir erkeğe kaç kadın aşık olur bilemiyorum ama..Şu bir gerçek ki işin içine çocuklar girdiğinde işin boyutunu değiştirebilecek bir romandı bu severek ve gerilerek okudum..Hikaye beni gerçek gibi etkiledi...Birebir yaşadım hikayeyi..
Tam onbir yıl sonra Perdita genç kızlığının geçtiği yere geri dönmüştü..Ama bu dönüş sadece memleketine olan özlem değildi elbette..Çok ünlü bir manken olmadan önce terkettiği memleketine üzücü bir şekilde bırakmam zorunda kaldığı ikiz kızlarını görmek için gidiyordu..Buna en çok karşı çıkan kişi çocuklarının babasıydı...Tavsiye ederim...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder